Tükenmişlik Sendromu Nedir?

12 Eylül 2015 Cumartesi

 
tükenmişlik sendromu nasıl bulaşır

Tükenmişlik Sendromu Nedir?

 Tükenmişlik Sendromu Alman kökenli Amerikalı Psikolog, Freudenberger tarafından başarısız olma, aşırı yüklenme sonucu güç ve enerji kaybı , yıpranma ya da karşılanamayan işler sonucu kişilerin iç kaynaklarında tükenme durumu olarak tanımlanmıştır.

 Tükenmişliğin en büyük belirtisi, işe gitmek istememe isteğidir. Çoğunuz ben böyle hissediyorum diyorsunuz değil mi? Fakat bu durum öyle, arada yaşanan bir Pazartesi sendromu gibi değildir,  daha çok ruhsal anlamda tükenmişlik ve yolun sonuna gelmiş olduğunu hissetme şeklindedir. Yaşanan bu tükenmişlikle birlikte hayal kırıklıklarımız arttığı zamanda, takdir edilmeme ve anlaşılmama hissini sıkça yaşarsınız. Ne yapmış olsak boş gibi gelmeye başlamaktadır bize. Ben doğru yerde değilim hissiyatıyla karışık bir mutsuzluk ve tatminsizlik hissi huzursuzluğunu yaşarsınız içten içe. Kendimizi sürekli olarak zorunluluklarımızla, sorumluluklarımız arasındahissederiz. Bu ruh hali, çevremizdeki kişilerle iletişim tarzımıza yansımaktadır. Çok basit problemler karşısında bile iş arkadaşlarımıza ve etrafımıza sinirli davranışlar sergileyebiliriz.

Bireysel nedenler

Çalışan ve aynı zamanda evli ve çocuklu kadınların erkeklere oranla tükenmişliği çok daha fazla yaşamış oldukları ispatlanmıştır. Ayriyetten çocuk sayısı arttıkça, gittikçe artmakta olan sorumluluklar ve iş yükü;  aile bireylerini daha da yıpratır hale getirmektedir.

 Kişilerin kendilerinden ve şirketlerindeki kişilerden bekledikleri yüksek performansın yaratmış oldukları baskı, kişilerin işlerinden yüksek beklentileri ve kendilerine koymuş oldukları aşırı hırslı hedefleri ve strese yatkın kişilik özellikleri yıpranma payını arttırmaktadır.

Örgütsel nedenler

 Kurumlarda eksik kadro ile çalışılması ya da performansın etkin yönetilmemesinden kaynaklanmakta olan, çalışanlar üzerindeki aşırı iş yükü ve iş-özel hayat dengesinin bozulması durumu örgütsel faktörlerin başında gelmektedir. Bununla birlikte kurum içerisinde takdir ve ödüllendirmenin yeterli düzeyde olmaması durumu, yöneticiyle yaşanmış olan  problemlerin göz ardı edilmesi ve adil bir yönetim anlayışının olmaması durumu da tükenmişliği tetiklemektedir. Kişilerin değerlerine saldırmakta olan bir yönetim anlayışı, kişinin hakaret görmesi veya kurum içerisinde kendini ifade edememe durumu işin tuzu biberi olmaktadır.

Çözüm yolları

 Öncelikle çalışan bir kişi olarak kendinizde bu tarz belirtiler fark ettiniz ve bu durumun  üstüne toprak örtmeye çalışıyorsunuz, bu durumdan bir an öce vazgeçmenizi öneririz. Çünkü bir süre sonra bu durum, sizi depresyona dahi götürebilecek tarzda sonuçlar oluşturabilir. Kendinizde bu ruh halini yaratan sebepleri bireysel ve örgütsel faktörleri öne alarak yazmalısınız. Bu konuyu öncesinde yöneticinizle, o da olmuyorsa insan kaynakları biriminizle paylaşmalısınız. Tüm bunlara rağmen bir destek alamazsanız, bireysel anlamda bir koçtan ya da psikologdan destek alabilirsiniz.
Paylaş

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Her türlü sorularınızı hiç çekinmeden burdan sorup cevap alabilirsiniz.Bizi takip ettiğiniz için teşekkür ederiz :)

 
Copyright © 2015 Ful Bilgi
Distributed By Ful Bilgi Themes | Design By Ful Bilgi